İlk seansınıza özel 399 TL'den başlayan fiyatlarla danışmanlık görüşmelerinizi hemen planlayın.

Göstermecilik Bozukluğu Nedir?
Göstermecilik bozukluğu, tıbbi adıyla ekshibisyonist bozukluk (exhibitionistic disorder), kişinin cinsel organlarını beklenmedik şekilde, genellikle tanımadığı kişilere gösterme dürtüsünü tekrar tekrar yaşadığı bir parafilik (cinsel sapkınlık) bozukluk türüdür. Bu davranış genellikle cinsel tatmin sağlama amacıyla yapılır ve bireyde yoğun bir cinsel dürtü veya fantezi olarak ortaya çıkar.

Bu bozukluğa sahip kişiler, genellikle mağdurların korku veya şaşkınlık tepkilerinden cinsel haz duyarlar. Ancak çoğu zaman bu davranışların sonucunda suç işleme, toplum içinde damgalanma ve kişisel ilişkilerde bozulma gibi ciddi sonuçlar ortaya çıkar.


Göstermecilik Bozukluğu Belirtileri

Göstermecilik bozukluğu, hem davranışsal hem de psikolojik belirtilerle kendini gösterir:

  1. Cinsel organları sergileme arzusu:
    Kişi, genellikle kamu alanlarında veya beklenmedik ortamlarda yabancılara cinsel organlarını gösterme isteği duyar.

  2. Davranışın tekrarlayıcı olması:
    Bu eylem bir defalık bir dürtü değil, tekrarlayan bir alışkanlık veya kompulsif davranış haline gelir.

  3. Cinsel tatmin elde etme:
    Kişi, bu davranıştan cinsel uyarılma ve haz duyar; çoğu zaman eylem sonrası mastürbasyon yapma eğilimi gösterir.

  4. Kontrol kaybı:
    Kişi bu davranışın uygunsuz ve zararlı olduğunu bilse bile dürtüsünü kontrol etmekte zorlanır.

  5. Sonrasında suçluluk veya utanç hissi:
    Eylemden sonra birey pişmanlık, utanç veya kaygı yaşayabilir, ancak dürtü tekrar ortaya çıktığında aynı davranışı yineleyebilir.

  6. Toplumsal veya mesleki işlevsellikte bozulma:
    Bu davranışlar nedeniyle birey sosyal izolasyon, iş kaybı veya yasal sorunlarla karşılaşabilir.


Göstermecilik Bozukluğu Görülme Sıklığı

Göstermecilik bozukluğu, nadir görülen bir cinsel davranış bozukluğudur, ancak bildirilen vakalar arasında erkeklerde kadınlara oranla çok daha yaygındır.
Genellikle ergenlik veya erken yetişkinlik döneminde başlar ve tedavi edilmediğinde yıllarca sürebilir.

Toplumun genelinde görülme oranı kesin olarak bilinmemekle birlikte, araştırmalar bu bozukluğun parafilik bozukluklar arasında en sık rastlanan türlerden biri olabileceğini göstermektedir.


Göstermecilik Bozukluğu Nedenleri

Bu bozukluğun ortaya çıkışında birden fazla biyolojik, psikolojik ve çevresel etken rol oynar:

  1. Genetik yatkınlık:
    Bazı bireylerde dürtü kontrolüyle ilişkili nörolojik mekanizmaların genetik olarak zayıf olması, bu tür davranışlara eğilim yaratabilir.

  2. Çocuklukta yaşanan travmalar:

    • Cinsel istismar, ihmal veya utandırıcı cinsel deneyimler

    • Sevgi, ilgi ve onay eksikliği
      Bu tür travmalar bireyin sağlıklı cinsel kimlik gelişimini olumsuz etkileyebilir.

  3. Kişilik yapısı ve psikolojik faktörler:

    • Düşük benlik saygısı

    • Antisosyal veya narsistik eğilimler

    • Empati yoksunluğu

    • Kaygı veya stresle baş etme zorlukları
      gibi kişilik özellikleri bu bozukluğun gelişmesine katkı sağlayabilir.

  4. Cinsel kimlik gelişiminde bozulma:
    Erken yaşta bastırılmış cinsellik veya uygunsuz cinsel modellemelere maruz kalmak, bireyin cinsel davranışlarını sapkın biçimlerde ifade etmesine neden olabilir.

  5. Beyin işlev bozuklukları:
    Nörolojik araştırmalar, bazı vakalarda frontal lob hasarı veya dürtü kontrol mekanizmalarında anormallikler bulunduğunu göstermiştir.


Göstermecilik Bozukluğu Tedavisi

Göstermecilik bozukluğu tedavi edilebilir bir durumdur, ancak bireyin dürtülerini kabul etmesi ve tedaviye açık olması önemlidir.

  1. Psikoterapi (özellikle Bilişsel Davranışçı Terapi - BDT):

    • Bireyin uygunsuz cinsel düşünce ve davranışlarını fark etmesini sağlar.

    • Dürtüleriyle başa çıkma ve kontrol becerilerini geliştirme üzerine çalışılır.

    • Suçluluk, utanç ve kontrolsüzlük döngüsünü kırmak hedeflenir.

  2. Davranış terapileri:

    • Maruz bırakma ve tepki önleme teknikleri kullanılarak, kişinin dürtüye karşı alternatif tepkiler geliştirmesi sağlanır.

    • Uyarıcı ortamlardan uzak durma ve kendini izleme yöntemleri öğretilir.

  3. İlaç tedavisi:

    • Serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI) gibi ilaçlar dürtü kontrolünü güçlendirebilir ve cinsel isteği azaltabilir.

    • Gerekli durumlarda antiandrojen ilaçlar da cinsel dürtülerin baskılanmasında kullanılabilir (yalnızca doktor kontrolünde).

  4. Destekleyici terapi:

    • Grup terapisi veya bireysel danışmanlık, kişinin suçluluk duygusuyla baş etmesine ve toplumsal farkındalığını artırmasına yardımcı olur.

  5. Yasal ve sosyal önlemler:
    Cinsel suç teşkil eden davranışlarda, kişi aynı zamanda adli denetim altında da terapiye yönlendirilebilir.


Sonuç olarak,

Göstermecilik bozukluğu, bireyin kontrolsüz cinsel dürtülerini toplumsal olarak uygunsuz biçimde dışa vurduğu ciddi bir psikolojik rahatsızlıktır.
Tedavi edilmediğinde tekrarlayıcı ve yıkıcı hale gelebilir; ancak doğru psikoterapi ve ilaç desteğiyle kişi dürtülerini kontrol altına alabilir ve sağlıklı bir cinsel davranış düzeni geliştirebilir.