İlk seansınıza özel 399 TL'den başlayan fiyatlarla danışmanlık görüşmelerinizi hemen planlayın.

Fetisizm Nedir?
Fetisizm, bireyin cinsel uyarılma ve tatmin duygusunu belirli nesneler, materyaller veya vücut parçaları üzerinden yaşamasıyla karakterize edilen bir parafilik (cinsel yönelim farklılığına dayalı) bozukluktur. Fetisizmde kişi, cinsel arzu ve haz duygusunu doğrudan cinsel partnerden ziyade, belirli bir nesneye ya da vücut parçasına yöneltir. Bu nesne veya parça, kişinin cinsel yaşamının merkezine yerleşebilir ve cinsel tatmin için vazgeçilmez hâle gelebilir.


Fetisizm Belirtileri

  • Belirli nesne veya beden parçalarına aşırı ilgi: Çorap, ayakkabı, deri giysi, iç çamaşırı gibi nesnelere ya da ayak, saç, el gibi beden bölgelerine yoğun cinsel ilgi duyulabilir.

  • Cinsel uyarılma ve tatminin belirli nesneler veya beden parçaları üzerinden sağlanması: Cinsel haz yalnızca bu nesnelerin veya vücut bölgelerinin varlığıyla mümkün olabilir.

  • Nesneye karşı güçlü duygusal bağ: Kişi, ilgili nesneye duygusal anlam yükleyebilir veya onsuz cinsel doyum sağlayamayacağını düşünebilir.

  • Cinsel yaşamda sıradışı tercihler: Fetisistik eğilim, bireyin ilişkilerinde veya cinsel yaşamında rutin dışı davranışlara yönelmesine neden olabilir.

  • Toplumsal veya kişisel işlev bozukluğu: Fetisizm aşırı düzeye ulaştığında, sosyal ilişkilerde, iş yaşamında veya romantik ilişkilerde sorunlara yol açabilir.


Fetisizm Görülme Sıklığı
Fetisizm, nispeten nadir görülen ancak belirli derecelerde toplumda yaygın biçimde rastlanabilen bir cinsel yönelim farklılığıdır. Genellikle ergenlik veya genç yetişkinlik döneminde, bireyin cinsel kimliğini keşfetmeye başladığı süreçte ortaya çıkar. Erkeklerde kadınlara kıyasla daha sık görüldüğü bilinmektedir.


Fetisizm Nedenleri

  • Erken yaşta oluşan cinsel keşifler: Çocukluk veya ergenlik döneminde belirli bir nesneyle yaşanan cinsel uyarılma deneyimleri, ilerleyen yaşlarda kalıcı bir fetisistik yönelime dönüşebilir.

  • Sosyal etkileşim veya ilişkilerdeki zorluklar: Kişilerarası ilişkilerde yetersizlik, utangaçlık veya özgüven eksikliği, bireyin nesnelere yönelmesine neden olabilir.

  • Psikolojik ve nörolojik faktörler: Beynin ödül sistemindeki farklılıklar veya stresle başa çıkma mekanizmalarındaki bozukluklar fetisizmi tetikleyebilir.

  • Fizyolojik veya psikolojik stres durumları: Travmalar, bastırılmış duygular veya cinsellikle ilgili suçluluk hissi fetisistik eğilimlerin gelişimini etkileyebilir.


Fetisizm Tedavisi
Fetisizm, kişinin günlük yaşamını, ilişkilerini veya psikolojik dengesini olumsuz etkilediğinde terapötik müdahale gerektiren bir durum olarak değerlendirilir.

  • Kognitif Davranışçı Terapi (KDT): Bireyin düşünce kalıplarını yeniden yapılandırarak, fetisistik dürtülerin kontrol edilmesini sağlar.

  • Maruz Kalma Terapisi: Kişi, fetisistik uyarıcılara kontrollü ve kademeli olarak maruz bırakılır; böylece uyarıcıya karşı duyarsızlaşma sağlanır.

  • Cinsel Terapi: Bireyin sağlıklı bir cinsel yaşam geliştirmesine, partnerle iletişimini güçlendirmesine ve cinsel doyumu dengelemesine yardımcı olur.

  • Psikodinamik Terapi: Fetisizmin altında yatan bastırılmış duygular, travmalar veya geçmiş deneyimler analiz edilir.

  • Destekleyici Psikososyal Müdahaleler: Grup terapisi veya eğitim programları, sosyal becerilerin geliştirilmesini ve suçluluk duygusunun azaltılmasını destekler.


Sonuç olarak, fetisizm, bireyin cinsel kimliğinin bir yönünü yansıtan ancak aşırı hale geldiğinde kişisel ve sosyal işlevselliği etkileyebilen bir durumdur. Uygun psikoterapi ve destekleyici yaklaşımlarla fetisistik davranışlar kontrol altına alınabilir ve kişi sağlıklı bir cinsel yaşam sürdürebilir.