İlk seansınıza özel 399 TL'den başlayan fiyatlarla danışmanlık görüşmelerinizi hemen planlayın.

Çoklu Kişilik Bozukluğu Nedir?
Çoklu kişilik bozukluğu, günümüzde Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu (DKB) olarak da adlandırılan ve bireyin birden fazla kimlik ya da kişilik durumuna sahip olmasıyla karakterize edilen ciddi bir ruhsal bozukluktur. Bu kimlikler, bireyin düşünce, duygu, davranış ve hatırlama biçimlerinde belirgin farklılıklar gösterir. Her bir kimlik, kendi adı, yaşı, cinsiyeti, konuşma tarzı, hatta bedensel duruşu bile farklı olacak şekilde ortaya çıkabilir. Bozukluk genellikle, çocukluk döneminde yaşanan ağır travmaların bir sonucu olarak gelişir; birey, dayanılmaz stres ve acılardan korunmak için farklı kimlikler geliştirir.


Çoklu Kişilik Bozukluğu Belirtileri
Belirtiler bireyden bireye değişebilir, ancak genellikle kimlik geçişleri ve bellekte kopukluklarla kendini gösterir:

  • Kimlik veya kişilik durumları arasında geçiş: Kişide iki ya da daha fazla ayrı kimlik durumunun varlığı; bu kimlikler bazen birbirinden tamamen habersiz olabilir.

  • Bellek kayıpları (amnezi): Birey, belirli zaman dilimlerinde yaşadıklarını hatırlayamayabilir veya başka bir kimliğin deneyimlerini kendi geçmişi olarak algılamayabilir.

  • Kimlikler arası farklılıklar: Her bir kimlik farklı yaş, cinsiyet, ses tonu, jest, mimik ve davranış biçimlerine sahip olabilir.

  • Stresli veya travmatik durumlarda kimlik değişimi: Yoğun duygusal stres, kimlik değişimini tetikleyebilir.

  • Kendini yabancılaşmış hissetme: Kişi zaman zaman bedenine veya çevresine yabancılaştığını hissedebilir (depersonalizasyon ve derealizasyon belirtileri).

  • Zaman algısında bozulma: Birey bazı anları, günleri veya haftaları hatırlamadığını fark edebilir.


Çoklu Kişilik Bozukluğu Görülme Sıklığı
Dissosiyatif kimlik bozukluğu nadir görülen, ancak son yıllarda farkındalık arttıkça daha sık tanı konulabilen bir bozukluktur. Toplumda görülme sıklığının yaklaşık %1 civarında olduğu tahmin edilmektedir. Kadınlarda erkeklere oranla daha sık gözlemlenir.


Çoklu Kişilik Bozukluğu Nedenleri
Bu bozukluğun temelinde genellikle ağır çocukluk çağı travmaları ve psikolojik savunma mekanizmalarının aşırı çalışması yatar.

  • Şiddetli çocukluk travmaları: Fiziksel, cinsel veya duygusal istismar öyküsü bozukluğun en güçlü nedenlerinden biridir.

  • Aile içi istismar veya ihmal: Güvensiz, tehditkâr veya sevgisiz bir aile ortamı bağlanma sürecini zedeler.

  • Kronik stres veya korku: Sürekli tehlike veya travma hissi yaşayan çocuk, bu durumla başa çıkmak için farklı kimlikler geliştirerek zihinsel bir savunma oluşturabilir.

  • Genetik ve biyolojik yatkınlık: Bazı araştırmalar, dissosiyatif eğilimlerin genetik faktörlerle de ilişkili olabileceğini göstermektedir.


Çoklu Kişilik Bozukluğu Tedavisi
Tedavi süreci uzun, sabır gerektiren ve çok yönlü bir yaklaşım içerir. Amaç, kimlikler arasındaki bütünlüğü sağlamak, travmatik anıları işlemek ve kişinin psikolojik dayanıklılığını artırmaktır.

  • Psikoterapi: Temel tedavi yöntemidir. Özellikle travma odaklı terapi ve entegratif psikoterapi yaklaşımları kimliklerin birleştirilmesine yardımcı olabilir.

  • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Düşünce kalıplarını yeniden yapılandırarak anksiyete ve depresyon belirtilerini hafifletir.

  • Hipnoterapi: Travmatik anılara güvenli biçimde ulaşmak ve dissosiyatif bölünmeleri anlamak amacıyla uzman kontrolünde kullanılabilir.

  • İlaç tedavisi: DKB’nin doğrudan ilacı olmasa da, eşlik eden depresyon, anksiyete veya uyku bozuklukları için psikiyatrist tarafından ilaç desteği sağlanabilir.

  • Destekleyici terapi: Güvenli ilişkiler kurmayı, stres yönetimini ve benlik bütünlüğünü yeniden kazandırmayı hedefler.